28 Aralık 2012 Cuma

Für Mein Schatz

Hayallerini başkasının yaşadığını görmak zordur. Birlikte yaşamayı hayal ettiğin insanın, senin hayallerini bir başkasıyla yaşadığını görmek daha zordur. Ama şüphesiz en zor olan, biriyle birlikte kurduğun hayallleri, o kişinin başka bir kişiyle yaşadığını bilmek. İşte bu hayattan soğutur ve bunun acısı dünyada başka hiç bir duyguda yoktur... Yok vardır... Evet şu an daha zorunu buldum. O 'birisini' bu hayaller için seviyorsan, sizi bir birinizi bağlayan bu hayallerse, kısacası siz bir hayale aşıksanız ve demin dediğim gibi bu hayalleri diğer kişi bir başkasıyla yaşıyorsa tebrikler kadere isyan için nur topu gibi bir sebebiniz oldu.

Yıllar önceydi. 18'ime yeni girdiğim zamanlar. Bir kız sevdim o da beni sevdi. Ah, ne güzel değil mi gençliğin baharındasın, seviyorsun seviliyorsun. ÖSS belası ve kötü giden dersler bile seni etkilemiyor dolu dizgin yaşıyorsun, hisediyorsun aşkını. Rüya gibi geliyor kulağa. Ama bir engel vardı önümüzde. Mesafe...Mesafe mi? Çok basit oldu bu. Saatler, sınırlar, ülkeler... Aynı zaman diliminde bile yaşamıyordum sevdiğimle. Hep bir saat geriden geliyordu, dakikalarımız bile kavuşamıyordu.Dokunamadan, koklayamadan sevdik birbirimizi.. Ortak olan tek şey hayallerimizdi. Onlara tutunarak, bir gün bu mesafenin biteceğini hayal ederek sevdik bir birimizi. Birbirimize aşık eden kader, bir gün kalıcı olarak buluşturacaktı ve hiç ayırmayacaktı bizi. Yoksa niye tanışmış ki?. Tanrı niye istemişti birbirimizi sevmemizi? Sadece acı çekmemiz özlemle yanmamız için mi? Hayır bu kadar gaddar olamazdı, hem inançlı çocuklardık dualar ediyorduk ona. Evet buydu tüm aşkın tutanağı... Hayaller, dualar ve tanrıya olan güvenimiz. Bir gün tüm hayaller boşa çıktı. Tüm dualar geri döndü ve tanrı bizi yüz üstü bıraktı. Sevgisizlikten değil imkansızlıktan bırakmak zorunda kaldık birbirimizi.

Her şeyde vardır bir hayır lafını o günden beri sevmem çünkü bundan hiç bir hayır yoktu ve olmadı da. Zaman beni daha mutlu ve iyi bir insan yapmadı. Hatta yoldan çıkardı, süründürdü. Şimdi ondan bir haberi bile çok görüyor bana. Tek bir satır... O mutlu. Bunu duymaya bile o kadar ihtiyacım var ki. Ondan en son duyduğum haber 3 yıl önceydi. 'Bir sevgilim var, ciddi bir ilişki ve seninle görüşmemi istemiyor. Hoşçakal' diyip bitirmişti maili. Kolaysa sen hoşçakal... Kurduğumuz hayalleri yaşayacağı biri var artık hayatında nasıl hoş olayım ben? Sonraları benim de o hayalleri yaşayacağım insanlar girdi hayatıma ama onlar da gitti. Artık tek kişilik hayaller kuruyorum. Onları kendi gücümle çabamla oldurmaya çalışıyorum.

Zaman bir şeyi daha aldı elimden. Artık yüzü bile hafızamdan siliniyor. Oysa yıllar önce, bir ömür göreceğimi  hayal ettiğim yüzdü o. İnsanoğlunun sözü bir sana geçmez, sana ne kadar yeniğiz ey zaman. Senin unutturamayacağın tek şey hisler. Ne gördüğün, ne duyduğun, unutulur ama nasıl hissettiğin asla unutulmuyor bu dünyada. Hala acısı, sevinçi, hüznü kalbimda o aşkın. Ve 'O' kaderin bana en büyük kazığı, hayatın bana en büyük borcu. Bunun hesabını bir gün mutlaka soracağım muhattabım kim olursa olsun.

Bugün doğum günün. İyi ki doğdun.İyi ki vardın. Keşke hep olsaydın...

Hiç yorum yok: